Çanakkale savaşı Sırasında, Yaşanmış Esrarengiz Olaylar

Çanakkale savaşı sırasında yaralıların tedavi edilmsi ,yaralarının sarılası için ” kocadere” köyünde bir “sargı yeri” kuruluyor.Buraya gelenlerin kimisi Urfalı,kimi Bosnalı,Kimi Adıyaman   Yani her yerden çok sayıda yaralı getirliyor.

Bunlardan biri de Çanakkale’nin lapseki!nin Byebaş köyündendir.Yarası oldukça ağır ve zor nefes almaktadır.Nefes almakta ve vermekte zorlanan asker biraz daha gayret göstererek, Komutanın elbisesine yapışır.”Komutanım bir pususla yazdım arkadaşıma ulaştırın. der.tekara derin derin nefes alarak ” Ben..Ben köylüm lapseki’li  İbrahim Onbaşıdan 1 mecidt borç almıştım,kendisni göremedim.Belki ölürüm,ölürsem söyleyin hakkını helal etsin” der.Komutan ” Sen merak etme evladım” der komutan,kırmızı kanıyla boyanmış terleyen alnını okşar eliyle.daha sonrada komutanın kollarında şehit olur. Son sözü “söyleyin hakkını helal etsin” olur.

Aradan fazal geçmeden,süreklü yaralı getirilen “sarı yeri” ne  oraya ulaşmadan şehit olanlarda oluyor.Şehitlerin üzerinden çıkan eşyalar,künyeler komutana teslim ediliyor.Evet yine bir künye ve yanında bir de pusula, komutan gözyaşlarını silmeye daha fırsat bulamadan,pusulayı açar ve hıçkırıklara boğularak olduğu yere yığılır.Ellerine yüzüne kaparatak gözyaşlarına engel olamaz.Çünkü böyle bir tesadüf ve mucize onu çok duygulandırır. Pusula “Ben Beybaş köyünden İbrahim..arkadaşım halil’e 1 mecit borç vermiştim,kendisini göremedim,birazdan taarruza  kalakacağız,ben belki dönemem,arkadaşıma söyleyin ben hakkımı helal ettim.”