Mevlana’nın” Annelik ve Kadın” hakkında düşünceleri
Mevlanaya göre kadının evlilikte en büyük kazanımı “Annelik duygusudur”.Annelik duygusu ile kadınlar,daha hisli,şevkatli,merhametli ve muhabbetli konumuna yükselirler.Bunun sonucu olarak da kadınlar çocuklarının mürebbiyesi,ailenin huzur kaynağı,kocalrın sükuna erdiği isimler haline gelirler.İffetli ve depli annelerin elinde yetişen çocuklarda ve bu tür çocuklardan müteşekkil cemiyette yozlaşmaktan kurtulur.Allah’ın kulları üzerine hassasiyeti,tövbe edenin tözbesini kaul etmede aceleci tutumunu Mevlana “Annenin çocuğuna olan düşkünlüğü” ile ifade etmektedir.
Kadının kıymet ve yüceliğine sık sık vurgu yapan Mevlana “kadın hak Nurudur,sevgili değil….Sanki yaratıcıdır,yaratılmış değil..” sözü ile kadını yaratılmış mahluk değil yaratıcı olarak görmektedir.Bu tanımlamaya göre kadın erkeğe oranla daha hassas,daha duygulu,daha merhametli,daha sabırlı ve daha şevkatlidir.
Mevlanaya göre kadın“hayatın devamlılığını sağlamakla vazifelidir”
Mevlanaya göre kadın “Allah’ın güzelliğinin ilahi bir tecellisi,yaratıcı kudretinin yansıması,İlahi mukadderatın temel direğidir.”
Mevlana’ya göre Kadın;”Her mahluk gibi kadında fanidir.” “Ölmeye ve çürümeye mahkumdur.”,Ona ariyeten verilen güzellik onun değidir.Kadının kendisi maddi varlığı ile mahluktur.fakat ona belirilibir zaman için verilen Hakk’ın güzelliği ve manevi gücü ile o yaratıcı sayılmaktadır.
Mevlana’nın bu yaklaşımları ve düşünceleri ile Hakk’ın güzelliklerini kendinde toplamış bir varlık olan kadına duyduğu hayranlık ve sayğının ifadesidir.