Kutlu Doğum Haftası “Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v)”Prof.Dr.Nihat Hatipoğlu

sponsor reklam

kutluKutlu doğum haftasında Peygamberimizi anlatmak yetmez, onu her an, her saniye aklımızdan çıkarmamak gerekir. O yüce insan bize rehber olmuş,bize yol göstermiş,kendisi için bir şey istemeden sadece “ümmetim ümmetim” diye ağlamış ve Yüce Allah’a yalvarmıştır.

Allah cümlemizi şefaatine nail eylesin.Türkiyenin değerli din büyüğü ve her an bize yol gösteren,hizmetleriyle gönlümüzde farklı bir yeri olan Sayın Prof.Dr.Nihat hatipoğlu’nun kaleminden Peygamberimizi seyretmek onu anmak ve onu daha iyi tanımak isteyenler okusun diye paylaştım.Buyrun beraber peygamberimizi tanıyalım.

“Yüce Allah’ın en büyük hediyesi Hz. Muhammed’dir (s.a.v.)
Bana “Yüce Allah’ın yeryüzüne lütfettiği en büyük hediyesi nedir” diye soracak olsalardı hiç şüphesiz “Hz. Muhammed’dir (s.a.v.)” derdim. Hz. Peygamber (s.a.v.) miladi 610’da Peygamberlik görevini aldığında dünya, Bizans ve Fars İmparatorlukları gibi şirk, zulüm ve putperestliğin değişik renklerine yenik düşmüş karanlık despot yönetimlerin pençesindeydi. Hz. Peygamber (s.a.v.), kendisine gelen vahiyle önce Mekke ve çevresini ve sonra da Medine ve çevresini dine davet edip Hz. İbrahim’in tarihe gömülmüş akidesini yeniden insanlıkla buluşturdu. Diğer din liderlerini, ülke liderlerini, inançsızları mektuplarla İslam’a çağırdı. Davetini uluslararası platforma taşıdı. Elçiler gönderdi. Dünya ülkeleri, aşiretler, din mensupları ve kabilelerle antlaşmalar imzaladı. O, sadece Kuran’ı okumadı, Kuran’ı uyguladı. İletti. Örnekledi.
Bütün bunları uygularken de, kökleşmiş bütün çirkin gelenekleri, tartışılmaz olan tabuları yıktı. Mekke’deki putperestliği, İran’daki ateşperestliği, Bizans’taki köleliği ve çevredeki çok tanrıcılık safsatasını tarihe gömdü. Köleleri ordu komutanı yaptı. A’mayı-kör sahabiyi- Medine’de kendi yerine vekil bıraktı. Henüz yaşı 17 civarı olan gençlere büyük görevler yükledi. İnsan onur ve haysiyetini, insan hayatının dokunulmazlığını dinin temel hedefi olarak ilan etti. Çağlar boyunca, hakkını korumada varlığın en zayıf halkalarından birisi olan kadınları etkili ve yetkili kıldı. Yaşadığı çağın en önemli siyasi hamlelerinden olan ve genellikle zengin ve otoriterlere erkeklere bir hak olarak tanınmış olan düşmana “eman”, “siyasi güvence ve sığınma” hakkını verebilmekte kadınları da erkekler gibi hak sahibi kıldı. İşte bütün bu zoru başaran, insanlık tarihinin bu en büyük inkılapçısını nisan aylarında yeniden anıyoruz.
Çünkü Hz. Peygamber’in (s.a.v.) doğduğu Rebiülevvel ayı, doğduğu yıl ‘nisan’ ayına rastlamıştı. Bizler de bunu bir vesile bilip O’nu tanıtmak için salonlara koşuyoruz. Eskiden Diyanet İşleri Başkanlığı bunu organize ediyordu ama artık bu coşku Diyanet’in boyutunu çoktan aştı. Çünkü artık halk, Peygamberiyle kucaklaşıyor. Mesele bir resmi organizasyonun çok dışında, bir kalp ve ruh coşkusuna dönüştü. Gönüller Hz. Peygamber ile (s.a.v.) kabarmış, gözler O’nun özlemiyle dolu, diller O’nu anmakla heyecanlı, hayat O’nunla daha bir anlamlı. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.) sadece vahiy alıp ileten bir Peygamber değildi. O, sadece sema ile irtibatlı bir nebi değildi. O, sokaktaki adamın, evinden kovulmuş kadının, kötü alışkanlıklar edinmiş delikanlının, ümidini yitirmiş yetişkinin bir barınağıdır. Bir dert ortağıdır, bir sırdaşıdır. Tufanda sığınacağı bir limandır. Bir babadır, bir eştir, bir dosttur, bir dededir, bir kayınpederdir, bir damattır, bir komutandır, özlem duyan bir insandır, özlem duyulan bir insandır, kâh gülen, kâh ağlayandır, hüzünle kabarandır, üzüntüyle dudakları kıvrılandır. Kısacası bizden biridir. Onun içindir ki “Beni, Hz. İsa gibi uçurmayın. Ben Allah’ın bir kuluyum” diyerek mübarek ayaklarının, bizim ayağımızı bastığımız yere bastığını hatırlatıyordu.

Hz. Peygamber’e (s.a.v.) aşkın sırrı
Halkın içinde olmak, halktan ayrı ve gayri olmamak. Arkadaşları gülerken onlarla gülümsemek. Halk nasıl yaşıyorsa öyle yaşamak. Ne hissediyorlarsa onu hissetmek. Yetim başı okşamak, dul kadının ev ihtiyacını gidermek, ihtiyarın su kırbasını taşımak, babasız çocuğa ‘gel senin baban Ali olsun, annen Fatıma olsun, deden Muhammed olsun’ diyebilmek. Her öksüzü, kendi öksüzü bilmek.
Her çağda yaşayan ve iman eden halk bütün bunlardan dolayı Hz. Peygamber’i (s.a.v.) sevdi. Sadece iman etmedi halk, aynı zamanda aşkın bir sevdayla sevdi. Bu imanın çok ötesinde bir teslimiyet anlamına geliyordu ki, bu teslimiyeti ondan gayrisine göstermek caiz olmasa gerek.

Konuştuğu minber 3 basamaklıydı
Medine Mescidinde, cemaate hitap ederken yüksek bir yere çıkması gerekiyordu. Çünkü arkada oturan cemaatin O’nu görmesi ve sesini duyması lazımdı. Bir marangoza minber – cuma namazlarında hocanın hutbe okurken çıktığı basamaklı yüksek yer- yaptırdı. Minberi bugünkü minberler gibi çok basamaklı değildi. Sadece 3 basamaktı. Bu minberi yükseltin demedi. Çünkü halktan çok uzakta ve yüksekte olmak istemiyordu. Çünkü tepeden hiç bakmadı. Sırtlara basıp hiç yükselmedi.

Özel bir koltuğu hiç olmadı
Üstüne oturduğu yer minderiydi. Minder olmadığında yere otururdu. Yabancı birisi, Peygamberimiz ve arkadaşlarının bulunduğu meclise girdiğinde O’nu tanımakta zorlanırdı. Çünkü arkadaşlarından farklı bir yerde, yüksekte, daha gösterişli bir mekânda oturmazdı. Onların ortasında, onlardan birisi olarak otururdu. Kürsüsü, koltuğu, kuş tüyü yastığı hiç olmadı.
İçeri girdiğinde insanlar ayağa kalktılar. Şiddetle reddetti. “Bu Acemlerin adetidir. Benim önümden ayağa kalkmayın” buyurdu. Kendisini halktan soyutlayacak hiçbir şeye müsaade etmedi. Melek Cebrail’le istişare eden bir Yüce olmasına rağmen, toprak kadar mütevazı idi. Yer sofrasında yemek yediğini gören bir kadın -saf ve aklından problemi olan bir kadın olduğu söylenir- “hele şuna bak! Bir köle gibi oturmuş, köle gibi yiyor, üstelik bana da ikram etmiyor” dediğinde “Evet. Aynen öyle. Bir köle gibi yiyorum. Gel sen de ye” cevabını buyurur. Kadın gelir ve oturur ve “bana elinle yedirmedikçe yemem” der. Eliyle lokmayı kaldırıp kadına ikram eder. Saf olana anlayacağı dilden hitap ederdi. Hiç dudak bükmezdi.

Keçisini sağar, elbisesini yamardı
Öyleydi. Abartısız aynen öyleydi. Kendi keçilerini sağar ve yırtılan elbisesini yamardı. Başkasından bir şey istemez, bilakis kendi kendine yeterdi. Yolculukta, kamp kurulacağında arkadaşları gibi sorumluluk alırdı. Mescidin binasını yaptığında, işçiler gibi kerpiç taşırdı. Balyozla kaya kırdı. Misafirlerine kendi eliyle hurma ikram etti.

Arkadaşlarının önünden yürümedi
Hep önde görüneyim, arkama büyük cemaat takayım düşüncesinde hiç olmadı. Önden yürümedi. Arkamı meleklere bırakın diyerek; insanı insana hizmetkâr kılan anlayışı gerilere itti.

Dedikoduya ve insan harcamaya müsaade etmezdi
Bir gün sahabesinin yanına çıkacakken, birisi gelip kulağına bir şey fısıldamak istedi. Birisi, diğerlerini jurnalliyordu belli ki. Yüzü anında tepki verdi. Kızdığında veya sevindiğinde yüzünden hemen anlaşılırdı. Duygularını gizleyemezdi. Kulağına fısıldayana dönerek şöyle buyurdu: “Huzurunuza çıkarken, bırakın da içim hepinize sıcak olsun. Birbirinizi çekiştirmeyin.”
Cemaatin içinde, Medinesinde münafıklar vardı. Hepsini tanıyordu. Cebrail, münafıkları tek tek listelemişti. Fakat bu münafıkları deşifre etmediği gibi, harcatmadı da. Bilmeyenlerin “Muhammed arkadaşlarını harcıyor” dedikodusunu yapmalarına fırsat vermedi. İşte şimdi, bu çetin ve en muhtaç olduğumuz günlerde O’nu hasretle anıyoruz.”

Saygıdeğer hocamıza sonsuz teşekkürler.Allah her daim yar ve yardımcısı olsun..

sponsor reklam
Benzer konular
Yorumlar
sponsor reklam
Dualar

Dilek Duası, Hacet Duası, Sınav Duası gibi dualara da yer veriliyor

Esmaül Hüsna

Esmaül Hüsna mücizeleri ve ne zaman ne kadar Esmaül Hüsna okuyacağınıza dair bilgilere yer veriliyor

Hadis-i Şerifler

Peygamber efendimiz (sav) sözlü ifadelerine yer veriliyor

Şifalı bitkiler

Hastalıklara alternatif çözümler getiren mucizevi şifalı bitkilere yer veriliyor

Hastalık

Hastalığınıza tıbbi çözümler ile yaklaşan bilimsel bilgilere yer veriliyor

İslami bilgiler

İslam dininde neyin nasıl olduğunu ve neyi nasıl yapacağınıza dair bilgilere yer veriliyor

Rızkın artması ve rızık kıtlığı için Esma Ve Âyetler

Rızkın artması ve rızık kıtlığından kurtulmak için okunacak Esma ve Âyet-i Kerimler Rızkın  sahibi olan Yüce Allah’tır.Yüce Allah yara...

Borçların kolaylıkla ödenmesi için esmalar ve Âyetler

Borçların kolaylıkla ödenmesi için,işlerin rast gitmesi için önemli esmalar ve Âyetler Duaya her zaman Besmele,salavat,Allaha hamd ve istiğf...

İç ve Dış Güzelliği İçin Okunacak Esmalar

Rabbimizden Kalbimizin, iç ve  dış güzelliğimiz için  Her gün okunacak Esmalar Her şeyden önce Rabbimiz yarattığı her bireyin kendi içinde b...

Duaların kabulü için çok etkili esma ve Salavatlar

Duaların Kabulü için çok etkili dua tertibi Duaya 21-41-veya 60 gün devam edilir. Önce Allaha hamd ve şükür yapılır  ve aşağıdaki şekilde de...

El-Aziz Esmasının Üzerinde tecelli etmesi ve sorumlulukları

Ya Aziz;Mutlak surette izzet,azamet,kuvvet,şeref,onur ve üstünlük sahibi,her şeye galip olan,mağlup edilmesi asla mümkün olmayan hükümlerind...

Kötü alışkanlıklardan kurtulmak için”Esma Ve Âyetler”

Kötü alışkanlıklardan kurtulmasını istediğiniz kişiler,veya kendiniz  için esma ayetler İçki,kumar,siğara, diğer kötü alışkanlıklar ve kötü ...

Kendiniz veya başka birinin” Bencillikten Kurtulması için” Dua tertibi

Bencillik hastalığından kurtulmak için okunacak Emalar ve Âyet-i kerimler Bencillik nedir? Bencillik dünya hayatında kendi menfaatinden başk...

Geçim sıkıntısı için çok tesirli Dua Tertibi

Geçim sıkıntısı  çeken kardeşlerimiz öncelikle Allah rızası doğrultusunda bir yaşama devam ederek,haramdan,günahlardan uzak durarak,az da ol...

Hayatın”Düzenli-Planlı-Çalışkan ve verimli”Geçmesi için Esmalar

Hayatını,yaşamını bir türlü düzene sokamayan insanlar,her zaman yaşamının her alanında sıkıntı ve zorluk çekerler.Bu yüzden her gün yapacakl...

Maddi ve Manevi Hayatın Güzelleşmesi için” Esma ve Âyet-i Kerim”

Maddi ve manevi hayatın güzelleşmesi için,öncelikle yaşamımıza dikkat etmeliyiz.Her zaman Allah rızasını gözeterek,haramlardan sakınarak,gün...

esmaül Hüsna
İsminizin ebced değeri ..İsminize bakan esma nasıl bulunur?

Esmaül Hüsna’dan her biri başka bir isme bakar.Dolayısıyla siz de kendisiminize bakan esmayı tesbit edip her gün çıkan miktarı  okuyun...

Dua1
Bu duayı (41) defa okuyanın haceti kabul olur

“Ahmet Ziyâeddin Gümüşhânevi hazretleri buyuruyor ki: “Muyiddin-i  Arabî hazretlerine ait aşağıdaki duayı(41) defa okuyup haceti...

dua budur
Çok kıymetli bir dua her türlü istek için”Çok tesirli bir duadır”

Aşağıdaki Ayet-i  kerimenin  faydaları Hastalıkların tedavisinde. Dert ve sıkıntılardan kurtulmak. Hapisten kurtulmakta.  Borç ödemekte çok ...

fetih1
Her hangi Bir Dilek İçin Fetih Suresini Okumak( 7 günde 41 defa okuma usulü)

        Sıkıntılarınızdan kurtulmak,her hangi bir dileğinize kavuşmak için Fetih suresi çok makbul olan ve denenmiş bir ...

dua budur
Her türlü hacet için 7 gece Ayetel kürsi okumak

HER TÜRLÜ İSTEK ARZU VE HACET İÇİN OKUNACAK AYETEL KÜRSİ OKUMA  ŞEKLİ. HER KİM BU ÇALIŞMAYI 7 GECE ARALIKSIZ SAAT 23:00 İLE 06:00 ARASI OKUR...

dar
Çok kuvvetli ve makbul olan hacet duası

  Akşam namazını kıldıktan sonra (40) defa okunan aşağıdaki dua kabule şayan bir duadır.Çabuk kabul olması için,3 gün yada 7 gün arka a...

dar
Bekarlar için “evlilik duası”

Hayırlı bir evlilik yapmak isteyen bekar kardeşlerim cuma ezanı vakti (1062) kere “Ya Bais Celle Celalühü” ismi şerifini okuyup,...

şükür
Duaları kabul olanlar ve okudukları dualar

Sayfamızda üye olan kardeşlerimden zaman zaman paylaştıkları faydalandıkları duaların toplamı..Kendilerine payalaşımları için teşekkür ediyo...

dar
Sınavlarda Başarılı Olmak İçin Dualar(Nihat Hatipoğlu)

   DUA : “Bismillahirrahmanirrahim.Ya Hayyu,Ya Kayyum,Birahmetike estegisu” “Allahım! Hayy ve Kayyum isminle ve rahme...

İnşirah Suresi ve faziletleri(içi daralanlar,selamete çıkmak isteyenler,dileği olanlar)

İnşirah Suresi: Bismillahirrahmanirrahim. “Elem neşrahleke sadrak.Ve veda’na anke vizrak ellezi engada zahrak.Ve refa’na l...