O ayyaş ve işe yaramaz biriydi
İnançlı ve adil olmaya çalışan bir kadı bir gece rüyasında bir ses duydu;
” Ey kadı kalk, şu kuluma yardım et, o vefat etti, o Allah dostudur, onun defin işini hallet. Allah (c.c.) bu iş için seni görevlendirdi.” diye ses sanki dağlardan yankılanıyordu. Kadı rüyasındaki sese ” ben nereye gideceğim, o meftayı nasıl bulacağım.” diyordu…
Ses tekrar yankılandı;
” Şu mahallede, şu caddede, şu sokakta ”
Kadı sabah olur olmaz, rüyasında belirtilen adrese gitti. Ahaliye sormaya başladı; ” Mahallenizde iki gün önce, bir Allah dostu ölmüş. evi nerededir?”
Mahalle halkı aynı şeyleri söylemeye başladı; ” Ne iki gün önce, ne de bu gün bu mahallede bir Allah dostu ölmedi, yanlışın var. Yalnız şu ilerideki evde ayyaş, ahlaksız bir adam öldü. Kimseye hayrı yoktu ve herkesle de kavga ederdi bu yüzden kimse onu sevmezdi. Öleli iki gün oldu cenazesi öylece kaldı, kimsenin de kaldıracağı yok” dediler.
Kadı. duraksadı… Şüphe duymadan, her halde odur, dedi ve gösterilen eve gitti. Evin kapısını açtığı gibi gözlerini kamaştıran bir ışıltı ve içini ferahlatan miski amber kokusu yayılıverdi etrafa.
Görevini yaptı. Önce cenazeyi yıkadı, kefenledi sonra da defnetti. O gece yatsı namazından sonra şöyle dua etti;
” Ey Rabbim! Senin selamınla, senin verdiğin görevi yerine getirdim. Sen ona dostum dedin, ahali ayyaş ve işe yaramaz dedi. Şaşırdım ama şüphe etmedim. Ben göreceğimi gördüm. Ey bizim bilmediğimizi bilen , görmediğimizi gören Rabbim bu işin hikmeti ne, onu bilemedim.”
Sonra uykuya daldı. Rüyasında aynı sesi duydu;
” Yaradan, yok eden, Rahman ve Rahim olan Allah’ın selamı üzerine olsun Kadı efendi. Etrafındakiler o adam için ne dedilerse doğrudur. ama onların, o adamın sadece günahlarından haberi var. O kul, seher vakti, toprağa yuvarlandı Ya Gafur dedi, Ya Gaffar dedi, defalarca Ya Afüvv dedi ve tövbe etti. Her defasında Allah’a seslendi;
– Ey Mağfireti bol olan, ey çok bağışlayan, ey af eden, affetmeyi seven Allahım… Beni affet… Günahlarımı bağışla. Ya Gafur! Ya Gaffar! Ya Afüvv dedi.
” Allah kendinden af af dileyeni, tövbeyle huzuruna sığınanı geri çevirmez. Bu kapı ümitsizlik kapısı değildir.” Bu işin hikmeti budur.
Okumak isteyebilirsiniz
Ben bu hale on yılda geldim