Dua aklın bitip aşkın başladığı haldir!
Dua aklın bitip aşkın başladığı haldir.İnsan dua ederken akıl modundan aşk moduna geçer.Geçerse,gereği gibi dua edebilir.geçerse,dua Allah’la konuşması olur.Şah damarından yakın olan merkez,şah damarından yakın olanla temasa geçer.Orada söz biter,öz başlar.Orada tedbir biter,takdir başlar.Orada cesaret biter,ruh başlar.O makam talep makamıdır.Böyle yapılmış bir dua dergah-ı ehadiyyete varır.Tıpkı Hz.İbrahim’in İmran’ın kadını Hz.Hanne’nin,Hz.Zekeriyya’nın duası gibi.Hz.Zekeriyya,bahçıvan kılndığı Hz.Meryem’e bakıp içindeki evlat hasreti yekindi,tüm hücreleriyle “istemek” kesildi ve “Rabbim” dedi,”Katında bana temiz bir nesil ver! Şüphesiz sen duayı işitensin!” Duayı aşk halinde etmişti.anında kabul edildi ve kendisine bildirildi.Bu kez Hz.Zekeriyya şöyle sordu:”Rabbim,benim nasıl bir oğlum olabilir?Şu kesin ki;ben ihtiyarlık çağındayım,karımsa kısır!”
Oysa ,allah’tan evlat isterken de aynı durumdaydı.Ama durumuna bakmadan isteyen kendisiydi.İsteği kabul edilince “Ama bu nasıl olabilir ki? diye soran da kendisi.İki tavır da aynı kişiden sadır oldu,fakat aynı yerden değil.O duayı şak modunda yaptı,soruyu akıl modunda sordu.İşte dua böyle olmalıydı.
Allah Rasulü duayı “İbadetlerin beyni/iliği” olarak tasvif eder.Evet dua ibadetlerin özüdür,iliğidir,beynidir.İbadetler aslında duanın çeşitli halleridir.Zekat ibadeti servetle dua,oruç ibadeti bedenle dua,cihad ibadeti canla dua,iyiliği emir kötülükten nehiy ibadeti lisanla dua,ilim ibadeti zihinle duadır.